Bir ülkenin yarınlarını çocukları ve gençleri tayin eder. Çocuk demek, gelecek demektir. Yeni bir ruh, yeni bir anlayış, yeni bir nesil demektir. Bu yüzden çocuğun mutlu bir ailede yetişmesi, iyi bir okul öncesi eğitim alması, bilim ve sanatla beslenmesi çok önemlidir.
17 milyonu okul çağında olmak üzere 23 milyon çocuğumuz var. Bu müthiş bir rakam. Ne mutlu bizlere ki her dem yeniden doğuyoruz.
Peki devlet olarak çocuklarımıza dair bir gelecek tasavvurumuz var mı? 23 Nisanlarda makam koltuklarına oturtmak, resmi törenlerde müzikli gösteriler yaptırmak, tablet hediye etmek, TEOG başarısı için kurs açmak, dolmuşlarda %30 indirim yapmak dışında...
Peki anne-baba olarak çocuklarımız hayatımızın neresinde? Ağlayınca eline tablet verip sıkılınca reklamsız TRT ÇOCUK mu seyrettiriyoruz? Ya da AVM’lerdeki playparklara mı götürüyoruz?
Yukarıdaki gibi hepimizin bildiği, cevabı kolay, itirafı zor, bahanesi hazır sorularla meşgul etmeyelim kendimizi. Biraz verilerle devam edelim.
TÜİK’in aile yapısı araştırması, 2016 sonuçlarına göre; anne ve babaların çocuklarına verdikleri ceza nedenleri incelendiğinde, en fazla ceza nedeninin %65,9 ile çocuğun eğitimini ihmal etmesi olduğu görüldü. Bunu sırasıyla, %46 ile çocuğun İnternette/bilgisayarda çok fazla oyun oynaması ve %33,3 ile kendi bakımını yapmaması ve odasını toplama gibi görevlerini yerine getirmemesi konuları izledi.
Bu araştırmadan çıkarılacak en kestirme sonuç şudur; çocuklar ders çalışmayı/okulu sevmiyor, çoğu bilgisayar/oyun bağımlısı ve temel yaşam becerilerini yerine getirmekte zorlanıyorlar.
Bir başka araştırma ise PİSA tarafından 28 OECD ülkesinde yapılan “öğrencilerin hayatlarından memnun olma düzeyini ölçen” araştırma. Türkiye bu ankette maalesef sonuncu sırada. Buna göre, çocuklarımız mutsuz, kaygılı ve okula aidiyet hisleri zayıf.
Ülkemizde eğitim adına oluşan olumsuz atmosfer, velisinden öğrencisine, yöneticisinden öğretmenine her kesimi sarmış durumda. Önce bu atmosferi değiştirmeliyiz. Yoksa böyle bir ortamda çağın ihtiyaç duyduğu eleştirel düşünme, bilişsel esneklik, tasarım, yaratıcılık, uyum gibi becerileri kazandırmak çok zor.
Unutmayın;
Bir ülkenin yarınlarını çocukları ve gençleri tayin eder. Çocuk demek, gelecek demektir. Yeni bir ruh, yeni bir anlayış, yeni bir nesil demektir. Bu yüzden çocuğun mutlu bir ailede yetişmesi, iyi bir okul öncesi eğitim alması, bilim ve sanatla beslenmesi çok önemlidir.