Recep İvedik etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Recep İvedik etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

20 Şubat 2017 Pazartesi

İnek Şaban ve Recep İvedik Sosyolojisi

"O, sizden biri. İçinizden biri. Halk çocuğu. Senden farksız, sen de ondan farksızsın." mesajı vardı çoğu filminde.

Ezilmişlerin, horlanmışların, örselenmişlerin beyaz ekranda vücut bulmuş haliydi belki... Patrona, ağaya, zengine, kendini beğenmişe her seferinde ağzının payını verirdi. Ama bunun için ona lazım olan tek şey vardı; ŞANS! Evet şans...

Sevdiği kızı alması, mahallenin kabadayısını dövmesi, ünlü olması, annesine ev alması yani herşey şansa bağlıydı. Asla bu filmlerde EMEK, ÇALIŞMA, ÇABA, ÖZVERİ gibi değerleri göremezsiniz. Hep bir köşeyi dönme, kısa yoldan iş bitirme vardır. Eğer bir şeyler yolunda değilse suçlu ya talih, ya kader, ya felek, ya başka bir şeydi... Tepeden tırnağa miskinlik, teslimiyet ve tembellik dolu.

İşte belkide bu yüzden biz bu filmlerde toplum olarak kendimizi bulduk. O yüzden çok benimsedik, çok güldük. Şimdi Recep İvedik aynı yolda... Burnuyla flüt çalıyor, gülüyoruz. Sokak ortasında hayalarını kaşıyor, kahkahalar atıyoruz. Yelleniyor, yerlere yatıyoruz. Her filmi sinemada en az 5 milyon kişi tarafından seyrediliyor. Sinemaların tüm salonları bu filmlere tahsisli.

Kimsenin keyfini kaçırmak değil maksadım. Sadece bir uyarı ve öngörü... Çok değil, 10 sene sonra Şahan Gökbakar bu iğrençliklerinden kendisi tiksinecek. Diğerleri gibi...

Mesela; Kemal Sunal, Kadir İnanır, Tarık Akan gibi aktörlerin son zamanlarındaki filmlerini seyredin. Hepsi toplumsal ve insani konulara dikkat çeken yapımlar. Sanatçı, toplumun bir adım önünde olmalı dediğimiz tam da budur.

Bir eğitimci olarak böylesi yapımlardan duyduğum rahatsızlığın sözcüklerle ifadesi mümkün değil. Aksini düşünenlere önerim; Çocuğunuzla bu filmleri oturup seyredin, bana hak vereceksiniz. Daha iki ay önce yaptığım ankette örnek aldığım kişilere Recep İvedik yazan çocuklar vardı. Durum bu kadar vahim.

Gülmek yasak mı? Değil kardeşim... Ama memleket olarak olağanüstü bir hal yaşıyoruz. Darbeler, kumpaslar, ihraçlar, anayasa değişikliği, referandum, eğitim sistemi değişikliği gibi...

Bu ucuz yapımların reklamını yapıp ne onları teşvik edin, ne toplum ahlakını tahrip edin. Özellikle de çocuklarınıza yazık etmeyin...